Bende kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kul, Köle
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Güvence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garanti, Teminat, İnanca
Meşecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koru
Göğerti Satan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manav
Çiğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişmemiş, Kaba, Yersiz, Toy, Jale
Tarh Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak
Poyra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göbek
Özdeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Bir Cür, Okşar
Çağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Yaş, Devir, Dönem, Asır, Bölüm, Devran, Gün, Zaman, Kurun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Avam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk
Günbatımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
Gümrahlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
Anık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazır, Müstait
Feda Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözden Çıkarmak, Harcamak, Kıymak, Satmak
Müzik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Musiki
Zaruri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Mecburi, Elzem, Gerekli
İmza Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmzalamak
Hamhalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Kuru
Dershane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Oditoryum, Sınıf
Belli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr, Muayyen, Belirli, Açık, Sade, Aleni, Malum, Ortada Olan, Bedih, Zahir, Mahsus, Maruf, Vazıh
Kirletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Becermek, Lekelemek, Pislemek
Otarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gütmek
Yüz Ölçümü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Sathı
Yeni Baştan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeniden
Kâşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çini
Havale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, Devretme, Yüzetme, Göçürme
Müstakil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Ayrı, Ayrık, Baştak
Oynaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıştırmak
Kuşatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Muhasara Etmek, Sarmak
Çaresiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naçar, Biçare, Umarsız, İyileşmez, Zorunlu
Eziştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartaklamak, Tepelemek
Sabun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöven
Maksat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Hedef, Kasıt, Meram, Niyet, Tasavvur, Yol, İstek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.