Senkron kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eşan, Eşzaman, Eşleme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Septisizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk
İhtiyatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet
Bağırsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç
Acılar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessürat
Velev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İster, İsterse, Eğer, Hatta, Velevki, Olsa Da
Cengâver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Cenkçi, Savaşkan, Vuruşkan
Öncü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Birinci, Kılavuz, Önder, Pişdar
Tanınmayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, Yeni
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İri Un kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrmik
Çerçeve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık
Kuşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Tereddüt, Kuruntu, İşkil, Şek, Endişe, Evham, Narahatlık
Sorgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstintak
Tuğrakeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuğracı, Nişancı
Parasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Hasta, Yoksul, Beleş, Züğürt
Kaşane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslü Köşk, Saray
Toplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koleksiyon
Rasyonalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usçu
Antipatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimsiz, Soğuk, İtici
Haberci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Muhbir, Müzevir
Gövde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beden, Cisim, Esas, Vücut
Jeomorfolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeybilimci
Dayanaklık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
Buluşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mülakat
Tapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Bulmak
Belli Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek
Dinlence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatil
Kargaşalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fesat, İhtilal, Fitne, Şuriş
İstekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, Talip, Yavuklu
Öyküler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısas
Yalınkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek Kat, Dayanıksız
Alçaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zül, Denaet, Pespayelik, Alçakça Davranış, Habaset, Şenaat
Taksirat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlar, Taksirler, Suçlar, Alın Yazısı, Günahlar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.