Savunu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Savunma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Takribî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kararlama, Yaklaşık
Gereç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malzeme, Materyal
Playmaker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun Kurucu
Sınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Bozulmak, Kırılmak, Dağılmak, Perişan Olmak
Öldürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek, Katletmek, Kırışmak, Temizlemek, Vurmak
İkmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Tümleme, Bitirme, Tamamlama
Yargıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakem
Cihan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Evren, Âlem, Acun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hoşsohbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı
Tantana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Parıltı, Tezahürat, Tören
Maytap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havai Fişek
Krank kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dingil
Sari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
Stok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
Sınırsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
Panzehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıkıran, Antidot, Tiryak
Dörtlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Murabba
Kesinkes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
Derk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Kavramak
Sınırlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Dar, Münhasır
Emisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm
Tortu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Çökel
Ölü Salı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teneşir
Bağımlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
İçtenlikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Halisane, Yürekten
Endaze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
Sevme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teveccüh
İğdiş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burmak
Küçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Mini, Balaca, Mikro, Değersiz, Önemsiz, Bayağı, Enik, Ivır Zıvır
Kalıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Durum, Patron
Blöf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkutma, Karakorku, Uydurma, Kuru Sıkı, Aldatıcı Tavır
Pus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğu, Sis, Ağartı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.