Sükkân kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dümen
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dönüşüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahavvül; İnkılap
Açma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otopsi, Şerh
Kadit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskelet
İhlal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Dokunma, Zarar Verme
Aykırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Karşıt, Münasebetsiz, Uymayan, Çapraz, Huysuz, Marjinal, Çap, Muhalif, Tersine, Zıddına
Reçine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgı Özdeği, Akındırık, Ağaç Sakızı
Menfaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkar, Kâr, Yarar, Ası
Boy Bos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kesim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
Teres kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
Yamulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmek
İp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İplik
Kavrulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
Endişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Üzüntü, Tasa, Bulut, Düşünce, Korku, Kuşku
Mevzilenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevki Tutmak
Deste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlam, Bağ, Demet, Grup, Hizip, Öbek, Kabza
Hatar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Risk
Ruj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudaklık
Telesimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
Muhalif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Karşı, Karşıt, Yanaz
Eğretileme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstiare
İnzibati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdari
Suples kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik
Aydınlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıtmak, Işıklandırmak, Tenvir Etmek, Tavzih Etmek, Bilgilendirmek
Kalıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miras
Maktul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürülmüş
Akdem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önce
Kerem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk, Ululuk, Büyüklük, Asalet; İyilik, Lütuf
Asmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmak, Sarkıtmak, Sallandırmak, Takmak, Boş Vermek, Ertelemek, Bırakmak, İdam Etmek, Çekmek
Işınım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Radyasyon
Benzetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşbih
Rikkatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Kibar, Nazik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.