Kavrulmuş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kebap
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Paleografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilim
Öncül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Öncü
Spot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşin
Taun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veba
Pejmürde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Dağınık, Perişan, Yırtık, Eski Püskü
Köşker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemenici, Ayakkabı Tamircisi
Konulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konmak
Coşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galeyan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mevzii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerel
Keşke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bari
Müfrit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşın, Aşırı, İfratçı
Cennet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aden, Uçmak, Behişt, Uçmağ
Kelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Foya
Baştanımazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anarşizm
Çekyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe
Mısdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüt
Töre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Gelenek, Ahlak
Rabıtalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Düzgün, Tutarlı, İlgili, Alakalı
Burun Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enfiye
Efendi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeli, Ağırbaşlı, Kibar, Saygılı, Bey, Koca, Nazik, Çelebi, Sözü Ve Kılığı Yerinde, Saygıdeğer, İnce
Onum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Felah
Gurur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Büyüklük, Övünme, Çalım, Onur, Kibir, Kasıntı, Kurum, Loka, Tekebbür, Şeref
Becermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Uydurmak
Bilimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilimlik, İlmi
İdame kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürme, Devam Ettirme
Bilavasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Araçsız, Doğrudan Doğruya
Seyelan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akma, Akıntı
Hamhalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Kuru
Dürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lahana
Diklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Gelmek, Kafa Tutmak
Uysal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
Tasalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlenmek, Gamlanmak, Düşünmek, Kaygılanmak, Meraklanmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.