Pakt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Anlaşma, Antlaşma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Teslim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Devretmek, Terk Etmek
Müsademe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Vuruşma
Afal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Dağınık, Aptal, Sersem,
Kasaphane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha, Kanara
Fırsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur
Aday kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namzet
Zeval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
Tahallüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahlas
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Planet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezegen
Müptela Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Düşmek
Tekellüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
Boyunduruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esaret, Tahakküm
Gözlemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek
Nida kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrı; Haykırış; Ünlem
Çak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Uyuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
Sele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepet
Koskoca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muazzam, Çok Büyük
Gayri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Başkası
Yaraşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
Çatışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişik, Mütenakız
Sistem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizge, Düzen, Ayar, Yöntem, Dizim, Cümle, Tertibat, Yol, Takım, Öğreti
Alaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalaz, Kıvılcım, Yalım
Bostan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahçe
Uyruklu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyruktan Olan
Yakşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Olur, Peki
Tırmıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Psikoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhbilim, Tinbilim
Gamze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batık
İndirimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz, Tenzilatlı
Hiyerarşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece Düzeni, Koram
Facia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.