Zeval kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Beceriksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hünersiz, Maharetsiz, Çalpa, Âciz, Amatör
Yolsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz, Yersiz
Setretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
İntegral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümlev
Eloğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat, El, Koca, Yabancı
İhsan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik
Hasta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
Muharebe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bölünen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maksum
Fazlalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
Şahsen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kendi, Bizzat
Direnmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göğüslemek, Karşı Durmak, Üstelemek, Ayak Diremek, İnat Etmek, Israr Etmek, Taannüt Etmek
Dilcek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Dil
Konstrüksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapı, Kurgu
Lokanta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşçı, Aşhane, Restoran
Amele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşçi, Edimen, Emekçi
Masraflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pahalı
Casusluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaşıtlık
Yönelteç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direksiyon
Maatteessüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maalesef
Bevvap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapıcı
Tevazulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uysal
Bürgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atkı, Çarşaf
Çarkıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Eski, Sakat
İnkıbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabız, Keder, Sıkıntı
Acılanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Tasriflenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekim
Civelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Sokulgan, Sevimli
Yarım Akıllı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
Tasavvur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarım, Amaç, Düşünce, Maksat, Niyet, Kılıklama, Canlandırma
Makûs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz, Kötü, Ters
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.