Bostan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bahçe
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hamı, Hepsi, Kül, Tam, Tamam, Tümsek, Topu
Teşekkül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Oluşum, Kuruluş, Kurulma, Örgüt
Beyazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
Gösterme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Teşhir
Dilmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirici, Çevirmen, Tercüman
Evla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ, Daha İyi
İstila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürünme, Basma, Kaplama, Salgın, Sarma, Ele Geçirme, Yayılma, Bürüme
Şehbender kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konsolos, Elçi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Asker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Er, Çeri, Süer, Mehmetçik
Ekinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Rençper
Duyma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sema
Hüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemenlik, Etki, Hız, Karar, Önem, Şiddet, Yargı
Konjonktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı
Kültürfizik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jimnastik
Refakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşlik, Yoldaşlık, Arkadaşlık
Düşünce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
Yanar Döner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Janjan
Muhannet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Korkak, Namert
Kâhya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kizir
Devretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havale
Çentmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kertmek
Prolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öndeyiş
Baştan Savma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Üstünkörü
Öremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Nizama Koymak, Tanzim Etmek
Koca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Ağa, Bey, Büyük, Efendi, Er, Erkek, Eş, Geniş, İhtiyar, İri, Kişi, Kocaman, Moruk, Pir, Ulu, Yaşlı, Yüksek, Zevç
Ukala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiç
Tıpkısı Tıpkısına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
Buğulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nemli, Yaşlı
Erkânıharbiyeiumumiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genelkurmay
Elem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Acı, Üzüntü, Dert, Keder
Adamyiyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamyam
İstihlak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.