Organ kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kılgan, Aza, Uzuv
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yakışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gitmek, Kaldırmak, Yaraşmak
Verimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Çorak, Kısır, Sıfır, Yetersiz
Bikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Bekâret
Atom Çekirdeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
Sinonim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı, Anlamdaş, Müteradif
İdare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daire, Dümen, Kuruluş, Tutum, Yönetme, Yönetim
Soğukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargınlık, Meşrubat, Soğuk, İlgisizlik, Antipati
Ekspozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fırtına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Müzik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Musiki
Medarımaişet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş
Dolaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çetrefil, Girift
Kovuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koğuş, Oyuk
Öz Yapı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Kişilik
Önerme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklif
Saraka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Bıkkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanmış, Bezmiş, Yanık
Hisli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu
Dönem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Devir, Devre, Fasıl, Yarıyıl, Zaman
Bardak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Testi
Mesire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezintilik, Gezelek
Yontucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraş
Çift kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkili, Çifte, Eş, Koşa
Bağır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs, Ahşa, Ciğer, Döş, Sine
Şano kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
Rahatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor
Göğüslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Katlanmak, Karşı Durmak
Lirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoşkun
Lâkayt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldırışsız, İlgisiz, Aldırmaz, Umursamaz, Kayıtsız
Bir Zaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Eskiden, Vaktiyle
Açlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıtlık, Yoksulluk
Kefere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman Olmayanlar, Kafirler
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.