Orası kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ora
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fukara, Kembağal, Kimsesiz, Yoksul, Zavallı, Güçsüz
Kurul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heyet, Konsey
Değişmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
Kurk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuluçka
Hısım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akraba, Kohum, Dost
Eş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene
Veriş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
Parşömen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tirşe, Kâğıt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ucuzlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İndirim, Tenzilat
Girdap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevrinti, Çevri, Burgaç, Burulgan
Kahvehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahve
Müşkülat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çetinlik, Güçlük, Güçlükler, Zorluk, Zorluklar
Dağar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık
Kavga Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak
Gümbedek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birdenbire
Tagayyür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
Ricat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerileme, Çekilme, Geri Kaçma
Kazanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsabet
Çaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Mama
Keşikçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
Tacizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedirginlik
Pılı Pırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski Eşya, Eşya
Berat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Patent, Nişancı
Müteaddit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birçok
Seyirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı
Faraza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Diyelim Ki, Varsayalım Ki, Söz Gelişi, Ola Ki, Farz Edelim Ki
Esatir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylencebilim, Mitoloji
Cemiyyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurum
Salpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşek, Sarkık, Tembel
Günah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Cürüm, Hata, Sorumluluk, Vebal, Yazık
Defosuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
Sinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.