Merbutiyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağlılık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Başı Dumanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
Uygu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekabül
Anemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kansızlık
Koordinat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerlem
Tehcir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Göçürme
Kurtulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Geçiştirmek, Halas Olmak, Kaymak, Kopmak
İfa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerine Getirme; Ödeme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bağışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
Yanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hata Etmek, Kusur Etmek, Aldanmak, Atlamak, Sürçmek, Hataya Düşmek
Almaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
Şifahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Sözel, Ağızdan
Maskara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlendirici, Soytarı, Rastık, Hoş, Rimel, Sevimli, Rezil
Benzeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakın
İsim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ad, İnsan, Kişi
Ömre Bedel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Güzel
Nakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Para, Akçe, Akça, Likit
Çift kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkili, Çifte, Eş, Koşa
Haberli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıklı, Agâh, Haberdar
Gönlünü Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönlünü Almak, Razı Salmak
Plansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarsız
Betimlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasvir Etmek
Kadim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Ezelî, Aşnı, Bayrı, Çoktan Ki
Parasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Hasta, Yoksul, Beleş, Züğürt
Mazhar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzuya Yetişmek, Ulaşmak
Çeşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pınar
Abatlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzelleşme, Şenlenme, Yakşılaşma
Taşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı
Çeki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Tartı, Üzüntü
Çığır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Patika, İz, Keçiyolu, Meslek, Tarz
Çatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Dam, Kurgu
Tesir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.