Nâr kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ateş, Alaz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Haber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havadis, Bilgi, Salık, Söylenti, Sorak, Yenilik, Yüklem, Salkı, Uçar
Bilek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet
Telaffuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleniş
Didar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre
Keskinleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilemek
Kızgınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Öfke
Sıla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet, Vatan, Ulaşma, Kavuşma
Dernek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Kuruluş, Kurul, Deri, Düğün, Toplantı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kopya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüsha, Suret, Yüz, Taklit
Alın Yazısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talih, Mukadderat, Yazgı, Kader, Baht, Talih
Direktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici, Yönetmen, Müdür
Yapıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Oluşturan
Prezervatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaput
Üst kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevk, Arka, Beden, Giyecek, Giysi, Öte, Vücut, Yan, Yüzey, Mafevk, Artan
Gramatikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgi
Manşet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Kolluk
Deterjan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çamaşır Tozu, Arıtıcı
Sayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Nüsha, Skor, Nicelik
Malik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İye, Yetkin, Sahip
İktidarsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
Lades kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öcür
Ölçülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ilımlı, Kararlı, Ölçülmüş, Mutedil
Düşünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Demek, Kaygılanmak, Kurmak, Muhakeme Etmek, Paykamak, Tasarlamak, Tasalanmak
Yükseklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrtifa, Yükselti
Büzük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
Hadise kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olay, Vaka, Vukuat
Büyüme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nema
Abd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köle, Kul
Trap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hendek, Tuzak
Vurma İşareti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpı İşareti
Bakaya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıntılar
Retorik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözbilim, Sözbilimsel, Sözsel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.