Muğber kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Küskün
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dakik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Düzenli İşleyen
Kâğıt Torba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kese Kâğıdı
Açılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Genişlemek, Bollaşmak, Delinmek, Yırtılmak
Fayton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koçu
Ayrıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Detay, Teferruat, Tafsilat, İlim, İncelik
Hodpesentlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükse
Tuhaflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gariplik, Acayiplik, İlginçlik, Garabet
Zatî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişisel, Özel, Doğrusu, Aslında, Esasen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Cömertlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli açıklık
Zahmetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekli, Güç
Çin Gülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
Nahiv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
Mahsusi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münhasır
İstinat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesnet, Dayanma, Yaslanma
Çoban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü
Vakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Çağ, Aralık, Saat, Adar, Devir
Maaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aylık
Öşür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ondalık
İrtifa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükseklik, Yükselti
Melun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlenmiş, Lanetli, Kargışlı, Kötü
Müşahede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
Bir Hayli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey, Hayli
İştah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu
Dalgalandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savurmak
Serpinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar
Oyalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Gözletmek, Kılıklamak, Uzatmak
Kızgınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Öfke
Binaenaleyh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bundan Dolayı, Dolayısıyla, Buna Göre, Bunun İçin, Bundan Ötürü, Bunun Üzerine
Müktesebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanımlar
Bereketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli
Aralıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek
Ebemkuşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Yağmurkuşağı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.