Kekeç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kekeme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yanarca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşale
İnkârcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayımcı
Şekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsel
Kalın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Dolgun, Kesif, Yoğun
Çençen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
Bütünü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Kartelci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekelci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Telefon Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeng Etmek
Parıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Işıldamak, Parlamak, Yanmak, Yükselmek
Özsaygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onur, İzzetinefis
Ilımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidalli, Mutedil, Orta, Ölçülü, Temkinli, Veznin
Ezbere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Ezberden
Anaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kart, Kurnaz
Gülümseyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütebessim
İnfilak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
Parçalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölme
Uyarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Haberdarlık Etmek
Riyakârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük, Yaranma
Yansıtaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reflektör
Amudi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikey
Düşünceler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efkâr
Tezgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piştahta, Tersane
Avarız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
Müteahhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenici, Bağıtçı, Üstlenici, Üstenci
Göçermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek, Devretmek, Göçürmek
Yamyaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
Gülistan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güllük
Belirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak
Yaraşıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yakışıklı
Kıymetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
Simsar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komisyoncu, Aracı, Tellal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.