Karşıtlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tuhafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçi
Nebze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Bir Parça, Pek Az
Kasılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş
Yeğni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
Cümbüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenti, Eğlence, Şenlik
Turfanda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Faraş
Konuk Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konmak
Ehemniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Göksel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semavi
Çerçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci Esnaf; Tuhafiyeci
Denyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Emanet, Rehin, Sersem
Fayda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
Yazma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrir, Yazma Nüsha, Kabakulak, Kompozisyon, Çit, Değirmi, Baş Örtüsü, Yemeni
Urba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi
Teşrif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurma, Onurlama, Şereflendirme
Toparlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kürevî, Top, Yuvarlak, Küre
Okluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadak
Uzun Etek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal
Rüşvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arpa, Alımsa
Sefaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
Abatlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzelleşmek, Şenlenmek, Yakşılaşmak
İhata Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çevirmek, Havi Olmak, Kapsamak, Kavramak, Kuşatmak, Sarmak
Zade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Oğlu, Evlat
Avratbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın, Hovarda, Zampara
Taalluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişik, İlgi
Necabetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil
Süssüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çıplak, Düz, Sade, Yalın
Yetiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye
Seçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saylamak, Ayırmak, Bulmak, Görmek, Tanımak, Teşhis Etmek, Farklı Görmek, Üstün Görmek
Tatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Şirin, Şirniyat, Yumuşak
Başarmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nail
Kılavuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.