Hamam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Banyo, Sıcak, Arınak, Yunak, Isıdam
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Uyuşuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Uyuntu, Pısırık, Sünepe, Süst, Tembel, Uyuşmuş, Gevşek
Uyuntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Tembel, Uyuşuk
Keleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Çirkin, Kel, Kötü, Yiğit, Bahadır
Adaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişanlı
Büküç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
Dergâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekke
Sigar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Puro
Ketmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapa
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Forslu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
Bezirgân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüccar, Tecimen
Deminki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayakki
Karşıtlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
Nutuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söylev, Söz
Kurutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
Süvari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atlı, Eşkinci, Atlı Asker, Kaptan
Danışıklı Dövüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şike
Gureba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesizler
Pençe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El
Alçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Ağır, Aşağılık, Hain, Namert, Pespaye, Rezil, Sefil, Soysuz, Süfli, Yavaş
Sıkılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Çekingen
Müstakil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Ayrı, Ayrık, Baştak
Meraklanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütecessis
Evirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
Etimoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökenbilim
İtaatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
Baştan Savma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Üstünkörü
Kötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
Bunamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hariflemek
Mevcut Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak
Cihaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alet, Aygıt, Çeyiz, Takım
Himaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunma, Esirgeme, Gözetme, Kayırma, Elinden Tutma
Pasif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepkisiz, Edilgen, Çekingen, Durgun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.