Güçlükle kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dar, Zor
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Boyun Borcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vecibe
İcatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
El Birliği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beraberlik, Birgelik, Dayanışma
Kırılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azalmak, Darılmak, Gücenmek, İçerlemek, İncimek, İncinmek, Sınmak, Yatışmak
Kanaatkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
İşletmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
Aut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış
Satış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Satmak İşi, Satım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sagu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Mersiye
Maaile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ailevi
Küçücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufacık
Ağrılı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
Taksirkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık
İçerik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazmun, Muhteva, Zımni, Anlam, Kavram
Zamanında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
İstisna Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
Titretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Burağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hortum
Müdrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamış, Aklı Ermiş
Epey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
Sabıka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kaydiyat
Statik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Dengesel, Durambilim, Duruk, Dural
Âşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Tutkun, Ozan, Sevdalı, Meşhur, Müptela, Yangın
Kalitatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niteleyici
İrade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, Buyruk, Dilek, İstek, Buyrultu, İstem, İstenç
Sivilce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızanak
Hırtlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
Uyuklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
Güçbeğenir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
Modernizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenileme, Çağcıllama
Kabarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe, Şiş
Dikeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sütun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.