Titretmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sarsmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ilımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidalli, Mutedil, Orta, Ölçülü, Temkinli, Veznin
Piyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğan
Borumsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Embubi
Sağlık Muayenesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayene
Aklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbra Etmek, Temize Çıkarmak, Beraat Ettirmek, Beraat Kazandırmak
Kızanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Domates
Sorumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
Kayıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Geri Dönmek, Nükul Etmek, Rücu Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kıvırcık Koyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
Ağrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Sızı, Dert
Sulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
Sakitleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatışmak
Emrihak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
Arakçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takke
Çapraşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girift, Karışık, Muğlak
Plajirizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmacılık
Boşaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Tahliye Etmek, Dökmek, Aktarmak, Açmak, Çıkarmak, Kotarmak, Kusmak
Kılıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
Teoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilim
Meğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meğerse, Oysa, Oysaki, Sen Deme
Sofi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Gizemselci, Mutasavvıf
Makaslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırtmak, Kesmek
Küşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma
Piramit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Köpyak
Yapışkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Tutkal, Yapıştırıcı, Zamk
Beden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cisim, Gövde, Üst, Üzeri, Vücut
Sıngın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
Fakirleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksullaşmak
Basiret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öngörü, Sezi
Evlilik Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimeşru
Örtü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antika, Dam, Kap, Paravan, Tente
Kurutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.