Kabarık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Engebe, Şiş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ayaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide
Hasep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
Okside Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paslanmak
Fingir Fingir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
Mutekit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Mümin
Tahvil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştürme Belgiti, Değiştirme, Çevirme, Döndürme, Dönüştürme; Basılı Senet
Bozulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak
Topografya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerbetim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tereddi Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
Oluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanal, Nav
Asık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı, Somurtkan Yüz
İrdeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa
Kafatası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelle
Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak
Çimmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkanmak
Aklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbra Etmek, Temize Çıkarmak, Beraat Ettirmek, Beraat Kazandırmak
Dümdüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Sade
Tesettür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtünme
Bedelsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız
Yıkışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güreşmek
Ötleğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalı Bülbülü
İnikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
Taraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge, Bölüm, Kat
Pozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum
Celallenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Büyüklenmek
Mükellefiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlü
Mağşuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
Taşınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Göçmek, Kalkmak, Nakledilmek
Tırtıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
İyimser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nikbin
İstida kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
Defa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kere, Kez, Sefer, El, Kat, Misli, Nöbet, Öğün, Yol
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.