Eseme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mantık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çizik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizilmiş, Çizgi
Vandöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı
İçilecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçecek
Arkasında Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
İçerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Bozulmak, Kırılmak
Yakşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Olur, Peki
Deşifre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözülmüş, Açıklanmış
Aşırılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Irgat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rençber, Rençper
Göğüslük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlük
Düzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesviye Etmek
Sinirbilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nevroloji
Bandaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sargı, Bağ
Tuhafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçi
İaşe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
Perakende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekten, Dağınık, Perişan
Direnme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukavemet
Gril kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Izgara
Sigara İçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çilim Çekmek, Tütün Çekmek
Şüphelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek
Utanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ekşimek, Haya Etmek, Korkmak, Sıkılmak, Şişmek
Gürüldemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tangırdamak
Sitoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözebilim
Dostluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Gönüldaşlık, Yoldaşlık, Hukuk
Kolye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı, Gerdanlık
Kenar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azletmek
Farfara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Boşboğaz, Çerenci, Gürültücü, Yaygaracı, Övüngen
Hayat Yoldaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hanım, Karı, Zevç
Sürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak, Götürmek, Dokunmak, Bitmek, Çekmek, Çıkmak, Dökmek, Gitmek, Salmak, Serpmek, Sevk Etmek, Vurmak, Yaşamak, Yeşermek
Asimetri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakışımsızlık
Zevzeklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Herze
Olumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müspet, Tasdik, Yararlı, Yapıcı, Pozitif
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.