Sitoloji kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gözebilim
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kadife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhmel
Layiha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Proje, Tasarı
Kitabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazıt
Sezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Mevsim, Dönem
Önlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Tedbir, Tılsım
Uyruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet, Tebaa, Vatandaş
Damgalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mühürlemek, Damga Vurmak, Lekelemek, Karalamak, Kötülemek
Kumsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Plaj, Sahil, Kumluk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tasarruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
Mezra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekenek
Kısaltma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taksir
Dönem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Devir, Devre, Fasıl, Yarıyıl, Zaman
Fasarya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız
Melun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlenmiş, Lanetli, Kargışlı, Kötü
Sakınmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Pek, Pervasız, Cesur, Yürekli
Oran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nispet, Orantı, Tahmin, Tartı, Tenasüp, Tasın
Nanemolla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç, Beceriksiz, Dayanıksız
Gazaplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
Zamkinos Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
Sövüşçül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
Terhis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzin Verme, Salıverme
Çökelti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Tortu
Ayrım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma İşi, Fark, Sekans, Kıvrım, Tefrik, Başkalık, Alt Bölüm, Ayrılma Noktası
Sükûti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suskun, Sessiz
Sadeleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalınlaştırmak
Büyülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyülenmiş, Efsunlanmış, Sihirli
Eşey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
Bollanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalmak, Artmak, Fazlalaşmak
Muzaffer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yengici, Yenmiş, Üstünlük Elde Etmiş, Utkulu, Utkan
Evcil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî, Ehlileşmiş Hayvan, Yerli
Tekrarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yinelemek, Tekrar Etmek
Azat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hür, Serbest, Başıboş, Özgür, Serazat
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.