Bandaj kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sargı, Bağ
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Raddelerinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sularında
Heykelcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraşlık
Kendilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benlik
Paykamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Bilmek, Düşünmek, Hissetmek, Sezmek, Ukmak
Hizmetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşak
Marazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Olmak, Hastalanmak
Yağdanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağlık, Dalkavuk
Yalaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Dalkavuk, Sırnaşık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Töz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cevher, Kök, Temel
Sevatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
Taslak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kroki, Şema, Müsvedde, Karikatür, Eskiz
Kur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzey
Yaprak Sigarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Puro
Maya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cevher, Damızlık, Hamur, Tıynet, Yatırım
Çiftçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı, Ziraatçı, Rençper, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi, Ekinci
Delil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz
Aklı Kıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Saf
Şırınga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör
Pay Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüşmek, Paylaşmak, Üleşmek
Başı Dumanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
Tıraşçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yalan
Acara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acar
Betik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kitap, Mektup, Tezkere, Pusula
Karışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Bozuk, Bulaşık, Çapraşık, Dağınık, Girift, Jülide, Karanlık, Karma, Katışık, Kompleks, Melez, Muğlak, Pis
Kat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
Rekzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikmek, Kurmak, Saplamak
Müradif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı
Endamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Kısa
Çaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Mama
Özgeçmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Yaşam Öyküsü, Otobiyografi
Durumunda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde
İare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Ödünç
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.