Dördül kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kare, Murabba, Rubai
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Döl Yatağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Rahim
Kat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Yol Almak
Ön Gösterim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gala
İltimas Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
Hür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Erkin, Özgür, Serazat, Serbest
Esirgeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Rahim
Şeklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak
Abanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Çullanmak, Yaslanmak, Bastırmak, Dayanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Net kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık Seçik
Onurlandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şereflendirme
Sayfiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazlık, Yazlak
Naşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü
Devirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrî
Alıkoymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekletmek, Engellemek, Ayırıp Saklamak, Hapsetmek, Saklamak, Tutmak, Yubatmak
Gezim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Yolculuk, Seyahat
Biçimlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirmek
Gerekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
Sevgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşk, Sevda, Bağlılık, Hatır, Kalp, Muhabbet
Saf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız
Ayrıcalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Üstünlük, Torpil
Demir Rengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gri
Üfürükçülük Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
Çeşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cins, Kalem, Nev, Soy, Tür, Türlü, Bölüm
Miktar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doz, Nicelik, Ölçü, Rakam, Oran
Yakınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Koymak, Sızlamak, Sızlanmak, Şikayet Etmek
Cüzam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin Hastalığı
Kıvanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İftihar Etmek, Memnun Olmak
Müşahede Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek
Hamiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Not, Ek Cümle, Eklenti
Kıvrılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Katlanmak, Kırılmak, Sapmak
Bertik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Yara
İçrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saklı, Batini
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.