Böbür kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kibir, Leopar
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Finans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Para
Feveran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fışkırma, Kaynama; Birdenbire Öfkelenme, Köpürme, Parlama
Çok Sözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
Sanki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sözde
Mukavele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Kontrat, Sözleşme, Konuşuk
Temin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
Çıplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyunuk, Üryan, Örtüsüz, Cıbıl, Açık, Dal, İskelet, Kuru, Sivil, Yalın
Girinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırtıl
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Edinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Sahip Olmak, Kazanmak, Olmak, Yapmak, İktisap Etmek
Hayme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asmalık
Kükürt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibrit
Heybetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu
Polip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahtapot
Kibirlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek
Güdüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevk, İdare
Razılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcabet
Külte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Külçe
Manyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Müptela
Şişinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak
Kalker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı
Senet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgit, Belge, Evrak, Vesika
Özümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mal Etmek, Temsil Etmek
İddialı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savlı
Sürücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
Esvap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Giyecek, Elbise
Mukavves kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
Gösteriş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caka, Cila, Çalım, Fiyaka, Göze Girme, Kurum, Lüks, Nümayiş, Şan, Tumturak
Apaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avuç
Nazik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek
Trafik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş Geliş, Katnav, Seyrüsefer, Yol Hareketi, Yoğunluk
Hamasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık
Testis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşak, Erbezi, Torba
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.