Nazik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mesih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsa Peygamber
Paket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama
Apriori kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önsel
Sayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkık Örtü; Kulak Kepçesi
Çav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Ses, Ün
Ezancı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müezzin
Karakoncolos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet, Umacı
Modernist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenilikçi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Memlûk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köle
Ahkâm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargı(lar), Karar(lar)
Hoş Bulduk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoş Gördük
Zorunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk
Derme Çatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Uydurma, Üstün Körü, Bozuk Düzen, Önemsiz
Amatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, Meraklı, Özengen, Acemi, Beceriksiz
Çekingen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkek, Utangaç, İçine Kapanık, Pasif, Tor, Sıkılgan, Muhteriz
Sırgavıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anten
Hiddet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfke, Gazap, Hışım, Kızgınlık
Bukağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köstek
Dursuz Duraksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan
Kılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyafet, Eşkâl, Giyim, Üst Baş, Kisve
Yalınkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek Kat, Dayanıksız
Kalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
Alarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
Kilit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç
Zor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
Senet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgit, Belge, Evrak, Vesika
Acımaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
Paydaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İştirak
Eşleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senkronizasyon
Isıölçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalorimetre
Muhafızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruyuculuk
İştirak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılım, Katılma, Ortaklaşma, Paydaşlık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.