Güdüm kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sevk, İdare
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol
Ocumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
Filhakika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten, Hakikaten
Erik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alça, Kayısı
Yayınevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat
Yenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Bastırmak, Bozmak, Çommak, Ezmek, Haklamak, Kazanmak, Tutmak, Mağlup Etmek, Kemirilmek
Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
Tutarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürmüş, Sürülmüş
Belgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
Günlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jurnal
Tapa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç, Tıpa
Dile Destan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
Kartbasan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçkâğıtçı
Tırmık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
Pus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğu, Sis, Ağartı
Ahretlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besleme, Besleme Kız, Beslek, Evlatlık
Müfrit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşın, Aşırı, İfratçı
Kapasite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
Müstamel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski
Şüphelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek
Uydurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becermek, Bulmak, Elde Etmek, Sağlamak
Sıradan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alelade, Bayağı
Çerçeve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık
Ameli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edimsel, Uygulamalı, Pratik, Uygun, Kolay, Elverişli, Kestirme
Müjdelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muştuluk
Neşterlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deşmek
Dumanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sisli, Bulanık, Puslu, Sarhoş
Sade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Düz, Sadece, Yalın, Yalnız, Gösterişsiz, Şekersiz
Kişizade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
Sözde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sanki
Kaşane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslü Köşk, Saray
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.