Borç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hastalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert, İllet, Tutku
Ören kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harabe, Virane, Harabelik, Kalıntı
Muaflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık
Bıldır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen Yıl, Bir Yıl Önce
Dahiyane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahiye Yakışır Biçimde, Dahice
Hırsız Anahtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maymuncuk
Litre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lotra
Büyük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aka, Geniş, Yetişkin, Önemli, Ülken, Makro, Çok, Koca, Kocaman, Kodaman, Muhteşem, Yüce
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kritik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiri, Nazik, Tehlikeli, Endişeli, Ciddi, Korkulu
Sorgulama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dindirme, İstintak
Ağızsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Yumuşak Huylu
Çekmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz, Sıyırma
İttifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşma, Bağdaşma, Anlaşma, Bağlaşma, Birleşme, Oy Birliği
Data kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veri
Sarnıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı, Kagir Saklak, Su Deposu
Paşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Uslu
Sedalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesli, Ünlü
Ruhsatname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhsat
Malkoç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıncılar Ocağının Başı
Sabitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar
Çaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret, Hız, Sürekli Çalışma
Makale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazı
Çabucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarçabuk, Hemencecik, İvedilikle, Birden, Derhal, Hemen, Şipşak, Tezce, Pek Çabuk, Zaman Geçirmeden, Hızla, Süratle
Karşılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Çatmak, Görmek, Rastlamak, Rastlaşmak
Düşünceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı
Mülakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
Katot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksi Uç, Negatif Elektrot
Palazlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
Esen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıhhatli, Sağlam, Güçlü, İyi, Selamet, Sağlıklı, Salim
Bütünleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama
Meydan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Ortalık, Saha
Kanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tokgözlü, Kanaatkar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.