Katot kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eksi Uç, Negatif Elektrot
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, Siyah, Yiğit
Hayırsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız, Yararsız, Asi
Dindirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
Sugötürmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
Nail Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Erişmek, Kavuşmak, Ulaşmak
İptida kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
Ardışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Ardıl, Aralıksız
Avlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Arsıulusal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
Garez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Kin, Düşmanlık
Tertibat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Sistem, Önlem
Yıpranmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külüstür
Koçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Yürekli, Dayanıklı, Yiğit, Kabadayı, Eli Açık
Kızıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek, Pompalamak
Orospu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe, Mal
Tebarüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirme
Ur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Şiş, Tümör, Yenitüreme
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
Literatür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Yazın, Edebiyat, Kaynak
Gayrikanuni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
İtmam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Tamamlama
Üşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek
Peş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art
İdame kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürme, Devam Ettirme
Üye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Uzuv, Organ
Mübalağa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Artırmak
Kof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz, İçi Boş, Mazmunsuz, Bilgisiz, Yetkisiz, Güçsüz, Dermansız
Ölçülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ilımlı, Kararlı, Ölçülmüş, Mutedil
Muzaffer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yengici, Yenmiş, Üstünlük Elde Etmiş, Utkulu, Utkan
Avize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asman, Çilçırak
Hayat Dolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Neşeli
Ufunet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis Koku, Yangı, Cerahat, İrin
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.