Hastalık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dert, İllet, Tutku
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Oturtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
Başkomutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkumandan, Serdar, Başbuğ
Bitik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşık, Fena, Kötü, Yapışık
Ulvi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Yüce
Töre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Gelenek, Ahlak
Tahliye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
Baharat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otyam, Bahar, Edviye
Cevelan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşma, Dolanma, Gezinme, Gezinti
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Teşkilatlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
Yağday kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet
Sevk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Götürmek, İtmek, Sürüklemek
Vizyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Ülkü, Sağgörü, Gösterim, İleri Görüş, Uzgörü
Atol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yer Elması, Mercanada, Mercan Adası
Melik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Hükümdar, Padişah, Kral
Salkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek
Cihangir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fatih
Olabildiğince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça
Tarımsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirai
Tiksindirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mekruh
İlgisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Yabancı, Aldırışsız, Vurdum Duymaz, Alakasız, Bigâne, Dargın, Lakayıt, Soğuk
Harabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Ören Yeri, Örenlik, Enkaz, Kalıntı
Boktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız
Müteessir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış
O Vakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derken
Geride Bırakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Geçerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
Son Kânun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
Hırslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
Olmamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ham
Alt Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım
Geriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lağım
Tarumar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.