Arz Cazibesi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yer Çekimi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Otobiyografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş, Öz Yaşam Öyküsü
Bitimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonlu, Sonuçlu, Sınırlı, Mütenahi
Umur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem, Aldırış Etme, Önem Verme, İşler
Tekmelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepiklemek
Yazı Yaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Ova
Başmaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Has
Jülide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Dağınık
Çıkışmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetmemek, Eksik Kalmak, Az Gelmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mükellef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Ağır, Özenli; Yükümlü
Çıkkınlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Şişmek
Düşünmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere, Gözü Kapalı
Görülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlanmak, Seçilmek
Ziynet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süs, Bezek
Şekerleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürgüleme, Uyuklama
Ateş Balığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
Büyükelçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefir, Elçi, Sefiri Kebir
Meydana Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak, Olmak, Ortaya Çıkmak, Baş Vermek, Çıkmak
Gramer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgisi
Tanımlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarif Etmek
Olta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Karmak, Oyun, Yem
Travma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruk, Sarsıntı
Korunmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
Gizlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahremiyet
Gladyatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövüşçü
Olgunlaşmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişkin
Çabucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarçabuk, Hemencecik, İvedilikle, Birden, Derhal, Hemen, Şipşak, Tezce, Pek Çabuk, Zaman Geçirmeden, Hızla, Süratle
Onmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak, İyileşmek
Fasarya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız
Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abes, Açık, Anlamsız, Bilgisiz, Havai, Münhal, Yararsız, Gereksiz
Dinsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
Eğit Bilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pedagoji
Zorlamasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Kolay
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.