Dinsiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Acımasız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dayanıklı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
Sima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Kimse, Yüz, Çehre, Surat
Cevaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Müsaade
Satir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergi
Tatminkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurucu, İkna Edici, Kanaatlendirici, Uygun
Rüzgar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yel, Bad
Ağız Ağıza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen
Andetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahdetmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Herhangi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastgele
Adap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Görgü, Usül, Yol Yordam, Töre
Kuraştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurgu
Mümessil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci, Oruntak, Temsilci, Başkan
Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Asmak, Atmak, Dayanmak, Döşemek, Emmek, Germek, Giymek, İçmek, Kaldırmak, Katlanmak, Koymak, Öğütmek, Örtmek, Sarmak, Söylemek, Taşımak, Vurmak, Yollamak
Konfeti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçıntı
Sunum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokma, Parça, Arz Ve Talep
Zırıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırlamak
İskelet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Kuru, Kemik Çatısı, Teşrih
Edebiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazın, Literatür
Ören kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harabe, Virane, Harabelik, Kalıntı
Anif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Sert
Küf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pas
Menekşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benefşe
Kûhi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issız
Yer Sarsıntısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Zelzele
Meşguliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş
Durgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Pasif, Sakin, Sessiz, Sütliman
Engelleyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı
Konu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahis, Husus, İş, Laf, Mevzu, Sayfa, Sermaye
Reis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Lider, Kaptan
Ağırlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkram, İzaz
Pekişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Katılaşmak, Sertleşmek
Değerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.