Şayan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yaraşır, Değer, Layık, Uygun
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Koşun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşu, Ordu, Saf, Yarış
Üstlenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
Halt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat Etmek, Sefihlemek
Sirayet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dağılmak, Geçmek
Yülüme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıraş
Arınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek, Rahatlamak
Malzeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Materyal
Mütekârip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınsak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bir Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birtakım
Üçkâğıtçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kartbasan, Kumarbaz, Leylaç
Karakteristik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksel, Özyapısal
Hamle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet
Eşarp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atkı, Baş Örtüsü
Muhtemel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umulur, Beklenir, Olası, İhtimalî, Mümkün
Meşgul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolu
İzbandut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhyan, Korkutucu
Başta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkin, Özellikle
Üşenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşeklik, Tembellik
Asil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Vekil Olmayan, Necabetli
Periferi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kıyı, Uç
Kırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Gücendirici, Acı, Ağır, Keskin
Tababet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik, Tıp
Tehdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözdağı, Korkutma, Zılgıt, Keskenme, Gözdağı Verme, Gözünü Korkutma
Ehram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpyak, Piramit
Madara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
Bağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşük
Muzafferiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zafer, Yengi
Nal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takav, Taka
Yiğit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürekli, Cesaretli, Delikanlı, Atak, Dayı, Efe, Er, Gözü Pek, Kahraman, Mert, Alp
Mevzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahis, Konu, Laf, Sadet
Arkaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl
Tenasül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.