Koşun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Koşu, Ordu, Saf, Yarış
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Show kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
Serinleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
İyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Sağlıklı, Aşırı, Uğurlu, Hayırlı, Âlâ, Bol, Çok, Düzgün, Esen, Güzel, Hayır, Uygun, Yakşı, Yerinde
Tıngır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Para, Parasız, Züğürt
Tecessüm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Canlanmak
Müşteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Alımcı, Haridar, Satın Alan
Beleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Ücretsiz, Karşılıksız Olarak, Emeksiz, Parasız, Havayi, Müft, Müfte, Pulsuz
Zahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mevzun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Ölçülü
Pragmatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsal
Zahife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüngen
Ayrımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Farklı
Farklılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkalık, Değişiklik, Ayrımlılık
Sakin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sessiz, Sütliman, Dingin, Oturan, Eğleşen
Aforizma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeyiş
Tahlil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözümleme
Erkek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişkin Adam, Bay, Er Kişi, Koca, Sözüne güvenilir, Mert, Sap
Anma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yâd
Çok Sözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
Aşırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşık, Kova
Ayrıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstisna
Akıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Cereyan, Akma, Akış, Eğiklik, Meyil, Sızıntı
Koloniyalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgeci
Sersemlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangılık
Temayüz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
Zorunluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik
El kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem
Güçlendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhya
Yevmiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gündelik, Vazife
Muaddel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
Yangın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Coşkunluk, Düşkün
Tepme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.