Mevzu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bahis, Konu, Laf, Sadet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hayli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Çok, Epey, Oldukça Çok
Statüko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süregelen Durum
Mağdurluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
Computer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
İskambil Kâğıdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt
Kese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kestirme
Üslupçu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçemci
Et kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yüzölçümü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesahai Sathiye
Kompleks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Karmaşık, Mürekkep, Karmaşa
Diuca Speculifera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzulkuşu
Keyfiyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derme Çatma, Hakir
Sözlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lügat
El Alışkanlığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maharet
Öygen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer
Samanyolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
Zail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olan, Ortadan Kalkan, Savulan
Fizibilite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapılabilirlik
Yumuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görev, Memuriyet, Sefaret, Misyon
Anarşist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşacı
Supleman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek
Ev Bark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mülk
İnsiyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdü
İstihza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Alay Etme, Eğlenme
Biçimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekilci, Şekilperest, Tutum
Akıllanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslanmak
Heyecanlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Coşmak, Kaynamak
Yok Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Bağlamak, Gidermek, Kavurmak, Kazımak, Kırışmak, Kırmak, Mahvetmek, Silmek, Temizlemek, Yırtmak
Fobi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkü, Korku, Yılgı
Fetha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstün
Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
Sahteci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.