Eğitim Sitesi

Hedef Kızıl Elmadır Şiiri

Hedef Kızıl Elmadır

Oğuz'dan gelir soyum
Cenkciyim budur huyum
Hedefim belli duyun
Hedef Kızıl Elma'dır.

Türkçüyüz, Turancıyız
Türklüğün inancıyız
Düşmanlara sancıyız
Hedef Kızıl Elma'dır.

Söz vermiştik Kürşat'a
Hizmet bekliyor Ata
Ötüken'den beri ta
Hedef Kızıl Elma'dır.

Bu böylece biline
Selam Turan iline
Kurban olam diline
Hedef Kızıl Elma'dır.

Kundaktaki bebekler
Şehitler bizi bekler
Yıldıramaz köpekler
Hedef Kızıl Elma'dır.

Tüm dünya bunu bile
Bitecek tasa, çile
Allah'ın izni ile
Hedef Kızıl Elma'dır.


Emridir Türkeş Bey'in
Türkler geliyor, deyin
Tez zamanda bekleyin
Hedef Kızıl Elma'dır.

Mahsun kalmasın yurtlar
Dağlar, zirveler, sırtlar
Doruklarda Bozkutlar
Hedef Kızıl Elma'dır.

İsmail MALATYA'yım
Elimde okla yayım
Zafer olacak payım
Hedef Kızıl Elma'dır.

İSMAİL MALATYA 25/01/2020 CUMARTESİ-İSTANBUL

Abdulkadir Nur GÖRDÜK Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Abdulkadir Nur GÖRDÜK Şiirleri:

Nasihat

Kırma öksüz kalbini, içi dolu sırçayla.

Okşayarak başını, gönül çelenlerden ol.

Görmemiş mutluluğu, hayalleri parçayla.

Masum gözlerindeki yaşı silenlerden ol.



Faydalı ol çevrene, halkın, toprağın senin.

Gitse de cümle alem, yeni gelenlerden ol.

Göklerde dalgalanan nazlı bayrağın senin,

Kadrini, kıymetini fazla bilenlerden ol.



Ömür takvimi bitip, gong saati çalarken

Hazırlığı tamamlanmış, cesur ölenlerden ol.

Herkes maske altında, birbiriyle ağlarken

Hedefe emin adım, yüzü gülenlerden ol.



Tutuşmuşsa el ele, iki yangınlı yürek

Gerekirse okyanusta, dibe dalanlardan ol.

Söz vermişse birbirine, gönüller mahşere dek

Ferhat gibi Şirin için, dağı delenlerden ol.



İnsanlığa ver kendini, şahsını önemseme

Toplum için tutuşacak, çıra olanlardan ol.

Hak kalmasın üzerinde, dünyayı benimseme

Dua ile defnedilen, gerçek yalanlardan ol.



Her canlıya saygı duy, yaratık düzeninde,

Sahibinin hatırına İzzet kılanlardan ol.

İnsan ise tart onu, doğruluk mizanında.

Cesedi toprak olmuş, ismi kalanlardan ol.


Abdulkadir Nur GÖRDÜK

Resmin Efendisi

Resmederken hayalini, önündeki perdeye

Dökülür iç dünyası, fırçayla tuvaline.

Renk cümbüşü yaratan, duyguların savaşı

Çalışma bittiğinde, döner eski haline.



Bulutlarla kaplanmış, dağların dorukları

Ayrılmaz dost misali, bir kır manzarasında.

İçindeki fırtınanın, dış dünyayla uyumu

Bir siyah, bir de beyaz, iki renk arasında.



Yetersiz kalınca söz, coşkuyu anlatmaya

Kalem başlar çizime, gönülden kopanları.

Fırçadan dökülen ruh, can katarken resime

Manzaranın derinliği, kuşatır yapanları.



Sanatçısı tarafından, dünyaya gönderilen

İnsan denilen varlık, bir sanat şaheseri.

Mücevherin değerini, ancak sarrafı bilir

Kaynağından el almış, eser çizer eseri.



Tasarımı yapılmıştır, önce onun kalbine

Sen sanırsın ezber çizer, panosuna resmini.

Yansıması dışa vurur, fırçanın izlerinde

Ressam, kendi gölgesine sade yazar ismini.





Saygılarımla.

Ekim_2008



(Değerli dostum Ressam Ahmet BENLİ ye ithafen, O nun şahsında tüm sanatçılara)



Ecz. Abdulkadir Nur GÖRDÜK

akadirgorduk@yahoo.com.tr




Abdulkadir Nur GÖRDÜK

Ğeribler Kenti

Seni gördüğümde, içerim yanar,

Seslenirem sana, sen ağlama yar,

Kurumuş Anzele, Hamravat, pınar,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Anlatsam geçmişi, zaman yetmiyor,

Gülistan kalmamış, bülbül ötmüyor,

Hiçbir belde senin yerin tutmuyor,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Ben u sen karanlık, Hançepek ıssız,

Bağları virane, bağbanı sessiz,

Hem eşi, dostu yok, hem de çaresiz,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Gazi köşkü mahzun, güz akşamında,

Şad akmıyor Dicle nehri, yanında,

Mardinkapı şen olmuyor sonunda,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Kırklardağı diye bir yer var mıdır?

Hevsel bahçaları tarumar mıdır?

Belli değil, kış mıdır, bahar mıdır?

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Saraykapı yıkık, sokakları dar,

Aslanlı çeşmenin yerinde duvar,

Gazel olmuş, dağda duman yeri var,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Ne Yenikapıda kalmış atlılar,

Ne fincanı durur, ne etrafı var,

Dillere takılmış, vallahi o yar,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Ne meclisi kalmış, ne âlimleri,

Ne ipek şalları, ne kilimleri,

Memleket unutmaz, o zalimleri,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Dörtkapıdan, kimler girmiş buraya,

Taşı gibi rengi çalmış karaya,

Derman imiş, meyankökü yaraya,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Komşular darılmış, bizlere küsmüş,

Eyvanda cümbüşlü, fasıllar kesmiş,

Baharın nesimi, başka tür esmiş,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Çay önünde vardı, karpuz bostanı,

Kara hübür bitmiş, kalmış yabanı,

Ğeriblerle dolmuş, şehrin her yanı,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



İçkale hıraba, kopmuş kapısı,

Merhametsiz elde, çökmüş yapısı,

Kalplere kazılı, gerçek tapusu,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Ağlayan gözümde, yaşım kan oldu,

Fiskayaya baktım, içim yan oldu,

Seni seven, inan yarım can oldu,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Şark bülbülü Celal, yaş destanında,

Anlatmış hayatı, hayal sonunda,

Yatacağız bir gün, senin koynunda,

Bu şehir saniyam, Diyarbekir’dir.



Saygılarımla.



Haziran_2010

Ecz. Abdulkadir Nur GÖRDÜK


Abdulkadir Nur GÖRDÜK

Hedef Kızıl Elmadır Şiiri