Eğitim Sitesi

Değilmiş Şiiri

Değilmiş

Söylenen bunca söz kalmış öğütte

vefa; semtin adı "bile" değilmiş...

Balık çıkmış, güneşlenir söğütte

İnen yağmur küle, "göle" değilmiş...



Hani insan donup kalır ya bazen

Dört mevsim gözünde tüllenir hazan

Ne dinleyen anlar, ne mutlu yazan

Yolculuk gönülden "dile" değilmiş...



Öğütür zamanı, akrep-yelkovan

Bize mekân dünya, arıya kovan

Temelsiz bir ömür, besbelli yavan

Kâinat bir gurbet, "sıla" değilmiş...



Yanılt beni, zannımdan geri çevir

İşte bu beklenen, yakışan tavır:

Fikrine yapışan putları devir

Her ter ve gözyaşı, "çile" değilmiş...



Kimi din satıyor, tezgâhında din!

Kin doldurur kimi, heybesine kin!

Kandan beslenenin, hüsranı yakin

Saplanan her çivi, "nala" değilmiş...



Rekabetle, husumet bir tutulur,

Sözler yara açar, öz uyutulur

Sunulan mı?... ne yenir, ne yutulur

Bütünlük görüntü "ile" değilmiş...



İnsan var darası özünden ağır

Bencil, poliyüzlü, ukalâ, sağır

Gir sen de şiire, bağır ha bağır:

Bunca naz ve endam "güle" değilmiş...



İnsana yatırım yapıp da kes ye (!)

Kazandığın, helâl midir keseye?

Dilerseniz, yazalım dört köşeye :

Ölmüşüz, okunan "sâlâ" değilmiş...



Ali Rıza MALKOÇ 22/05/2010 Bursa

Ali Rıza MALKOÇ Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Ali Rıza MALKOÇ Şiirleri:

Dudak Payı

Büsbütün karartma, saf yüreğini

Bana da yer ayır, bir dudak payı

Sevdalara yol aç, bil gereğini

Bana da yer ayır, bir dudak payı



Yüklenince bulut, iner damlalar

Islaklık içime inşirah salar

Hayalini doldurmasın “şâ'şâa”lar

Bana da yer ayır, bir dudak payı



Elinde yüzünde var akçe izi

Maddi reçeteyle, diner mi sızı?

Kov da gitsin, benlik çalan hırsızı!

Bana da yer ayır, bir dudak payı



Garazın – marazın, sarmış bedeni

Kararan ufuklar, bitirir teni

Kim arar ki, terk edip de gideni?

Bana da yer ayır, bir dudak payı



Açık kapı kalsın, kapama yolu

Beklerken baharı, bastırır dolu

Sorun ve cevabın, nâhoş kokulu

Bana da yer ayır, bir dudak payı



Taş yerinde ağır, itekle hele

Güce güç katalım, verip el ele

Zehir doldurur mu, gönül gönüle?

Bana da yer ayır, bir dudak payı



Bu kötü, o yanlış, diğeri çirkin(!)

Çamur suyu ile, dönüyor çarkın

Hangi makam ile söylenir şarkın?

Bana da yer ayır, bir dudak payı





Ali Rıza Malkoç 23/05/2008 Bursa



İnşirah: Gönül açılması, ferahlık

Şa'şaa: Gösteriş, süs

Akçe: Para

Benlik: Kendilik, şahsiyet

Nâhoş: Hoş olmayan, çirkin, kötü

Ali Rıza MALKOÇ

Onuncu Köy

Pusu kurmuş güneşe, gölgesinden korkanlar

Maskenin arkasında, yüzsüz yüzsüz adamlar

İnsaf yüklü olandan, azıcık olsun damlar



Kesip de yemek için, göstermelik severler

Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar



Var olan yara alır, sökük vicdanlı bunlar

Utan yahu! demenin, muhatabı insanlar

Vahşet sergilenince, tasdikleniyor zanlar!



Sıkışınca riyakâr, sözü dilde yuvarlar

Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar



Zekâ ile kurnazlık, bir değildir bilirim

Şeytana yâr olunmaz, insan varsa gelirim

Bu nasıl hukuktur ki, adalet dilim dilim!



Hak arayan yüzüstü, sultan oldu sığırlar

Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar



Asrın kara lekesi, üstün ırk hezeyanı

Kınamalar yıldırmaz, sanki teşvik beyanı

Barış nârâlarının, kalmadı tutar yanı



Hele fırsat geçmesin, sığ derede boğarlar

Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar



Dehşete kapıldım ben, bu bir cani stili

Yakılmak isteniyor, kıyametin fitili

Medeni vahşet gibi, suskun dünyanın dili



Barbarlık başlara taç, küme düştü değerler

Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar



Ne zaman Osmanlı'nın, kılıcı girdi kına

İstikrar serap oldu, düşman geldi yakına

Ateşle oynayanlar, kına yaksınlar kına!



Nasıl duysunlar beni, kalbte çifte duvarlar

Doğruyu haykıranı, dokuz köyden kovarlar



Dünyamız onuncu köy, sen başka mekân ara

Haddini aşanları, atacağız kenara

Vicdana kan bulaştı, insanlık aldı yara



Çobanlar sahte çıktı, başsız kaldı davarlar

Doğruyu haykıranlar, dokuz köyü kovarlar



Ali Rıza Malkoç 01/06/2010 Bursa

Ali Rıza MALKOÇ

İnsan Var İnsancık Var

Seyreyler kâinatı

İnsan var, insancık var

Bakışında sanatı

İnsan var, insancık var



Zerreden yaratılmış

Enaniyet katılmış

Ünvanla parlatılmış

İnsan var, insancık var



Yutar her daim gâmı

Cennettedir makamı

Ders eylemiş ahkâmı

İnsan var, insancık var



Kimisi sever sisi

Kim hürmet dilencisi

Gönüllerin incisi

İnsan var, insancık var



Esintisi öteden

Çağrısı kaç kıtadan

İlham almış atadan

İnsan var, insancık var



Veren el iz bırakır

Altına döner bakır

Sermayesi tam takır

İnsan var, insancık var



Her ân ikram-ı Hüda

Ömür geçer beyhude

Hak kapısında geda

İnsan var, insancık var



Sözü hassas terazi

Toprak tohumdan razı

Esir almış marazı

İnsan var, insancık var





Ali Rıza Malkoç 30/11/2008 Bursa



Enaniyet: Bencillik, benlik

Ahkâm : Hükümler

Hüda : Yaratan, Hakk

Maraz : Hastalık, zorluklar, engel

Ali Rıza MALKOÇ

Değilmiş Şiiri