İşgüzar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İşgüzar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Becerikli, İşbaz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Biçimlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirmek

Hileci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cambaz, Hilekâr, Madrabaz, Oyunbaz, Oyuncu, Soytarı

Tercüme Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çevirmek

Veremli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verem

Göksel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semavi

Zahimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşin

Genişlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevessü Etmek, Ferahlamak, Büyümek, Gelişmek, Kabarmak, Şişmek

Lifting kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdirme

Bire Bir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tıpkı

Tahattur Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak

Hâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan

Örgütlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Etmek

İnfaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak

Hercai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken, Yeltek

Sığırtmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Çobanı

Az kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Noksan, Biraz, Kıt, Seyrek, Birkaç, Dar, Düşük, Mahdut

Nitrik Asit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kezzap

Iskatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezarlık Dilencisi

Yenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet

Acılar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessürat

Mucitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcılık

Seslenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Çığırmak, Haykırmak, Ünlemek, Hitap Etmek

Hasetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç

Saplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Girmek, Sançmak

Seçkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzide, Kibar, Mutena, Seçme, Üstün, Elit, Mümtaz

Padişah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Sultan, Han, Hakan, Hünkâr

Kerenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan

Fırfıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç

Diksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleme Biçimi

İrade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, Buyruk, Dilek, İstek, Buyrultu, İstem, İstenç

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü