Biçimlendirmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Biçimlendirmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Şekillendirmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Artağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Artımlı, Bereketli

Keyif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afiyet, Esrar, Hatır, Hava, Heves, Huzur, İstek, Rahat, Sağlık, Zevk, Esenlik

Yıpranmamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpe

Çakırdiken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deveelması

Bezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak

Müddetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz

Emanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Can, Mevduat, Ruh, İnam, Vedia

Tıpkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tam, Tamamıyla, Tıpatıp, Özdeş, Ayrımsız, Tam Benzeri

Muganni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı

Post kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Orun

Kurtarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Halas Etmek, İdare Etmek, Tüketmek

Sınırdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemhudut

Başta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkin, Özellikle

Jilet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülgüç

Tahliye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak

Garip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Tuhaf, Yadırganan, Yabansı, İlginç, Yoksul, Kimsesiz, Abus, Cins, Gariban, Yabancı, Zavallı, Gurbette Yaşayan, Elgin

Atalar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ecdat

Yekinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Kımıldamak

Hınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Gazap, Hırs, Kin, Öfke, Gayz

Mağara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyuntu, İn, Kovuk

Çizelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel

Çap Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basmak, Tabetmek, Yayımlamak

Delil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz

Solungaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galsame

Ağızotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yem

Muhteva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçerik, Mazmun, Kapsam, Öz

Kısmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülüş, Kader, Nasip, Şans, Talih

Karı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Refika, Aile, Avrat, Bayan, Eş, Familya, Harem, Hayat Yoldaşı, İhtiyar, Kadın, Yaşlı, Zevce

Borçlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verecekli, Yükümlü, Medyun

Mihnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü