Soğuk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Soğuk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dargın, İtici, Şekerrenk

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Zamansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakitsiz

Darbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevriliş, Şut, Vuruş, Çarpış, Yönetimi Devirmek

Otomasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdevim

Dermansızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Zafiyet

Egzogami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışevlilik

Taban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya, Dip, Döşeme, Kaide, Oturak, Ökçe, Temel, Yaradılıştan, Zemin, Alt

Billahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vallahi

Boşluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Kofluk, Feza, Oyuk, Ara, Göz, Kesinti

Sırtüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkaüstü

Nadinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Haylaz

İzahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama

Güçleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak

Irlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türkü

Toplumbilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sosyoloji

Ara Sıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arada Bir, Arada Sırada, Bazen, Bazı Bazı, Kimi Vakit, Kimi Zaman, Zaman Zaman

Mülazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teğmen

Ege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veli

Transparan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saydam, Şeffaf

Kânunusani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ocak

İnsanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beşeriyet

Sarılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek, Girişmek, Kucaklamak, Yapışmak, Dolamak, Ele Almak

Düzleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Düzelmek, Yatmak

Tutucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafazakâr

Öge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahi; İlke, Unsur, Eleman

Belirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak

Baştanımazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anarşizm

Kıymetiharbiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Önem

Sakınım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Tedbir

Mas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğurma, Emme

Fazlalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Artı, Bolluk

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü