Fazlalık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Fazlalık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Artık, Artı, Bolluk

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Koçmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kucaklamak

Hitaben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelik

Ders kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara

Araştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak

İletki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıölçer, Mastara, Minkale

Arakçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takke

Tekessür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak

Kapatılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek

Herhangi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastgele

Ölçülülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidal, Ölçülü

Mihenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehenk, Denektaşı

Birtakım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazı, Bir Kadar, Kimi

Düşünceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı

Kele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğa, Tosun

Fakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Ama, Lakin, Yalnız, Birak

Duş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Dökünme

Etkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Hareketli, Faal, İşleyen, Çalışan, Fail

Bu An kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derken

Sormak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Bilgi İstemek, Sual Etmek, Açıklama İstemek, Soğurmak

Dolaysız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Direkt, Doğrudan Doğruya

Cummak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak

Perdah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlatma

Laçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Laçın

Yalınca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak

Fizik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hikmet

Fondöten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün

Bertilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek, İncinmek, Morarmak

Taraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge, Bölüm, Kat

Mahalle Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar

Taşra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eyalet, Kenar, Dış

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü