Editör kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Editör kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Basıcı, Yayımcı, Naşir

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Dilmek

Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin

Mahiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Nitelik, Öz, Vasıf, İçyüz

Mutlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahtiyar, Hoşbaht, Memnun, Mesut, Berhudar, Ongun

İşlev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fonksiyon, Görev, Vazife, İş Görme Yetisi

Nazik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek

Yengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet, Zafer, Galebe, Utku

Şahit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanık

Çabucacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak

Yanlışlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata

Uçlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vermek

Boğunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım, Kasvet, Üzüntü

Plajirizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmacılık

Rüzgar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yel, Bad

Küldöken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın

Merbut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, İlişik

Bütünleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama

Şikest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat

Tuhafiyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçici

Huzme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti

Kotur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz

Güçten Düşmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin

Tekebbürlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı

Düzenbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Hileci, Düzenci

Kökten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelden, Cezri

Kanıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak

Tesisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşem

Serserilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haytalık

Goygoy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilenme, Şakşakçı

İp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İplik

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü