Tekebbürlü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Tekebbürlü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kasıntı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Bukağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köstek

İlmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlmek

Boylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endamlı, Uzun Boylu, Boylu Boslu

Ala Bezek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca

İstisna Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak

Has kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus, Özgü, Saf, Katışıksız, En İyi Cinsten

Esirgemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Bağışlamak, Himaye Etmek, Sakınmak, Saklamak, Diriğ Etmek

Acele Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Sabırsızlık Göstermek, Telaş Etmek, Sabırsızlanmak, İvmek, Aşıkmak, Telesmek

Tirbuşon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burgu

Kimyevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimyasal

Güzide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş

Parkur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarış Yolu

Eksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Negatif, Nakıs

Kont kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi

Hastalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz

Bağış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teberru, Hibe, Yardım, Armağan, İane

Vesaik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesikalar, Belgeler

Evirtim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akis

Tazelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepmek

Taşıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Vasıta

Yöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay

Kırıtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, İşve

Çökme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçük

Yinelenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer

Haberleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere

Primitivist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkelci

Ehliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki

Hilkaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan

Okluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadak

Kurtulma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Firar

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü