Cırcır kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Cırcır kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fermuar

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Münhat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engin

İlişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Değinmek, Değmek, Dokunmak, Karışmak, Müdahale Etmek

Ünlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Çağırmak

Aktarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakil

Tebdilihava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava Değişimi

Eleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rey Vermek, Tenkit Etmek

Kabiliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirayet, Kapasite, Yetenek, Beceri, Vasıf, Yetiklik

Skandal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rezalet

Şiir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Deyiş, Manzume, Nazım

Orojeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağoluş

Püskül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçak

Balaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük; Şişman, Gürbüz, Nazik

Değmedüşer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım

Yıldırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş

Karayandık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devedikeni

Kıraat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okuma

İşbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşgüzar

Şakşakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardakçı, Alkışçı, Yalaka, Yaltak, Dalkavuk

İkincil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tali, Sünai

Teftih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma

Günebakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayçiçeği

Yalkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birey, Fert; Kendi Başına, Münferit

Özerk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Muhtar, Muhtariyetlik, Otonom

Tanin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tınlama, Yankı, Çınlama

Vasıtasıyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aracılığıyla

Cüzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Azıcık, Pek Az, Tike

Asırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıllık

Onay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, İcazet, İzin, Doğrulama, Gerçekleme, Uygun, Yerinde, Muvafık, Münasip

Parçalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didinmek, Sınmak

Gezme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyran

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü