Yıldırı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yıldırı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tedhiş

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Trikotaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgücülük

İyice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pir, Sıkı, Yakinen

Yolak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patika

Sulugözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu

Yaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşasın

Sarsılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek

Arlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Utanç Duymak, Mahcup olmak

Küseğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım

Ayn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz

Reaya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk, Uyruk

İşaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek

Süzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taramak

Meşveret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışmak

Gür Gür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürül Gürül

Kotlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pirzola

Trup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takım, Kol

Lâkayt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldırışsız, İlgisiz, Aldırmaz, Umursamaz, Kayıtsız

İlliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedensellik

Kimyasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimyevi

Kele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğa, Tosun

İnsancıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cana Yakın, İnsanperver, Hümanist

Ay Balta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teber

Görmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak

Taşıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Vasıta

Kodaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük

İmanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnançlı, Mümin

Sökmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Çıkartmak, Götürmek

Alçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Ağır, Aşağılık, Hain, Namert, Pespaye, Rezil, Sefil, Soysuz, Süfli, Yavaş

Sınırlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır

Zahirî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü