Bayağılık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Bayağılık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Adilik, Alçaklık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Gammaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirici, Fitneci, Jurnalci, Kovca, Kovlayıcı

Ayyaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici, Alkolik

Şerefli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu

Keşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet, Sıra

Arz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer

Kullanılmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Serpmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek

Karışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek

Rütbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra

Kabız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peklik, Makbuz, Kavrama, Tutma

Bitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek, Tamamlanmak, Son Bulmak, Bayılmak, Beğenmek, Çıkmak, Dinmek, Erimek, Geçmek, Kurtarmak, Sonuçlanmak, Yetişmek

İnsancıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cana Yakın, İnsanperver, Hümanist

Sosyalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumculuk

Nöbetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nokta

Elinin Körü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü

İşportacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı

Sabuklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan

Antagonist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşman

Muayene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Yoklama, Araştırma

Çakışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak

Dert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Çile, Elem, Gaile, Hâl, Kambur, Kaygı, Keder, Kor, Sorun, Ur, Üzüntü, Yara, Süreğen Hastalık

Üstüne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dair

Kısmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak, Büzmek, Ezmek

Vefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Sevgi Bağlılığı, Yetme, Yetişme, Kafi Gelme

Mahdutlaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlamak, Sınırlamak

Kolaylık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolay

Varlıkbirliği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdeti Vücut

Muhalif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Karşı, Karşıt, Yanaz

Feodal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik

Himmet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü