Dert kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Dert kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağrı, Çile, Elem, Gaile, Hâl, Kambur, Kaygı, Keder, Kor, Sorun, Ur, Üzüntü, Yara, Süreğen Hastalık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Egzogami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışevlilik

Feza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Uzay

Baharat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otyam, Bahar, Edviye

Farklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz

Tirit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Papara

Tırtıkçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici

Anlatış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfade

Parça Pürçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az

Tohum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil, Sülale

Ayıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek

Erinçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat

Kontrolör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetimci, Denetçi, Kontrol

Girintisiz Çıkıntısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün

Velvele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Bağrışma, Yaygara, Patırtı

Uşak Saldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşük, Kürtaj

Kilit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç

Soygunculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağma

Aksata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş

Tatbik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak

Kozalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koza, Şiş

Dertop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir Araya Getirilerek, Büzülerek

İncir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemiş

Pıtrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Sık

Hazırlıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez

Kendisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kendi, Özü, Şahsen

Eğitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek

Lezzet Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazzetmek

Yaltakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaltak

İğne Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne Yapmak

Muttali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Agâh, Haberdar

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü