Afsuncu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Afsuncu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Büyücü

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İtilaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşı, Anlaşma, Uyuşma

Maral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ren Geyiği, Dişi Geyik

Bezelye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nohut

Kurk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuluçka

İttihat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek

Dayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda

Yalıtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan

Pir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İyice, İhtiyar, Koca, Adamakıllı,

Tuf Tuf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuhalamak

Yaygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pala, Sergi

Pena kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızrap

Sinirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabi, Huysuz, Gergin

Unutkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huşsuz

Erinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşenmek

Refahlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh, Rahat

Çis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kudret Helvası

Okşayıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yumuşak

Kabak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Dazlak, Evvel, Ham, Kaba

Çivilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mıhlamak, Öldürmek, Vurmak

Tatbikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Deneştirme

Ödünç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Veresiye, İvaz, Taviz, İstikraz

Projektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldak

Bağışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muafiyet

Barometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer

Puan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayı, Benek, Hal, Nokta, Ölçü, Birim

Yansıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İletmek

Küspe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Posa

Yadırgamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garipsemek, Küllenmek, Alışamamak, Rahatsız Olmak, Ürkmek

İm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Eser, Gösterge, İşaret, Telmih, Belirti, İz

Pervane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kepenek, Uskur

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü