Yalıtıcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yalıtıcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yalıtkan

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Çala Çukur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarampol

Hava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz

Sömürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstismar

Yönelteç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direksiyon

Duyarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hassas

Emsalsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşsiz, Benzersiz, Tek

Turşumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek

Öğütleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat

Hariflemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunamak

Kiler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ambar, Dolap

Ameliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylem, Uygulama, İşlem

Sokur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek; Sönmüş

Bunalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Kriz, Bunluk

Gecelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konaklamak

Çoğu Kez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle

Daltaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık, Serseri, Yalınayak

Bilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenmek, Anlamak, Çakmak, Hatırlamak, İnanmak, Paykamak, Sanmak, Saymak, Tanımak

Faik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstün, Yüksek

Pansiyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınakçı

Solist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solo Okuyan, Solocu

Etkili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Canlı, Dokunaklı, Güçlü, Keskin, Kuvvetli, Müessir, Tesirli, Yanık, Yüksek

Sürüklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapılmak

Yapılageliş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teamül

Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatmak, Konuşmak, Ayıtmak, İfade Etmek, Haber Vermek, Yazmak, Düzmek, Önceden Bildirmek, Tahmin Etmek, Sipariş etmek, Hatırlatmak, Atmak, Beyan Etmek, Buyurmak, Çekmek, Çıkarmak, Dökmek, Kaydetmek, Lütfetmek

Rehinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutucu

Ardıç Rakısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cin

Sabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Çocuk

Pankart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uranlık

Büyüteç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyütücü, Lup, Pertavsız

Denet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Teftiş

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü