Zihnin bir şeyi anlama ve kavrama yetisi.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
atmosfer kelimesinin mecaz anlamı İçinde yaşanılan ve etkisinde kalınan ortam, hava.
sıfır kelimesinin mecaz anlamı Hiç, hiçbir değeri olmayan şey.
çelikleşmek kelimesinin mecaz anlamı Çelik gibi sağlam olmak.
alınmak kelimesinin mecaz anlamı Eleştirel ya da benzeri bir sözün veya kendince olağan olmayan bir davranışın kendisine karşı olduğunu sanarak bunu kırgınlıkla göstermek.
teklemek kelimesinin mecaz anlamı Kalp düzenli çalışmamak.
sosyete kelimesinin mecaz anlamı Anamalcı toplumlarda kentsoylu sınıfın etkili katmanlarıyla, yüksek bürokratların oluşturduğu dar ve sınırlı çevre.
bozlamak kelimesinin mecaz anlamı Çığlık koparmak.
dağlı kelimesinin mecaz anlamı Kaba saba, görgüsüz.
keşif kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin olacağını önceden anlama, sezme, tahmin.
derviş kelimesinin mecaz anlamı 1. Yoksulluğu, çilekeşliği benimsemiş kimse. 2. Alçak gönüllü ve her şeyi hoş gören kimse.
istifçi kelimesinin mecaz anlamı İstifçilik yapan.
meyil kelimesinin mecaz anlamı Gönül bağlama, sevme, istek, eğilim.
yukarı kelimesinin mecaz anlamı Yüksek bir kişi ya da orun.
bozulmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeye kızmak, içerlemek. 2. Sağlığını yitirip zayıflamak.
kasılmak kelimesinin mecaz anlamı Büyüklenmek, kurumlanma, gururlanmak.
boyunduruk kelimesinin mecaz anlamı Zulüm ve zorbalık baskısı, esaret.
tuzlu kelimesinin mecaz anlamı Pek pahalı.
silah kelimesinin mecaz anlamı Silah gibi kullanılan tutum ve davranış.
mikrop kelimesinin mecaz anlamı Kendisinden çok kötülük gelen kimse, çok kötü kişi.
limoni kelimesinin mecaz anlamı 1. Alıngan, beklenmeyen bir zamanda öfkelenen. 2. İnsani ilişkileri biraz bozuk, iyi olmayan.
böbür kelimesinin mecaz anlamı Böbürlenme, kibir.
kakalamak kelimesinin mecaz anlamı Alışverişte aldatmak, kötü mal satmak, kazıklamak.
çarptırmak kelimesinin mecaz anlamı Yankesiciye kaptırmak.
lapacı kelimesinin mecaz anlamı Vücutça toplu ve iri olmasına rağmen direnci az olan.
kalafatlamak kelimesinin mecaz anlamı Çeki düzen vermek.
cavlamak kelimesinin mecaz anlamı Konu ve amaçtan ayrılıp boş sözler söylemek.
endaze kelimesinin mecaz anlamı Ölçü.
yıldız kelimesinin mecaz anlamı Sinemada ya da tiyatroda çok beğenilen sanatçı.
çarkıfelek kelimesinin mecaz anlamı Talih, kader.
karabiber kelimesinin mecaz anlamı Sevimli ve ufak tefek esmer güzeli.