sosyete kelimesinin mecaz anlamı

sosyete kelimesinin mecaz anlamı:
Anamalcı toplumlarda kentsoylu sınıfın etkili katmanlarıyla, yüksek bürokratların oluşturduğu dar ve sınırlı çevre.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

hoca kelimesinin mecaz anlamı Akıl öğreten, öğüt veren kimse.

büyümek kelimesinin mecaz anlamı Artmak, güçlenmek, şiddeti artmak.

istifçilik kelimesinin mecaz anlamı İleride bulunmayacağı veya pahalanacağı düşüncesiyle gereğinden artık mal yığarak piyasada sıkıntıya yol açma suçu.

nakarat kelimesinin mecaz anlamı İkide bir yinelenen ve bundan dolayı usanç vererek önemini yitiren söz.

içlenmek kelimesinin mecaz anlamı Kimseye belli etmeden bir şeyi kendine dert etmek, duygulanmak.

çürütmek kelimesinin mecaz anlamı Doğru olarak ileri sürülen bir düşüncenin, bir davanın boşluğunu, anlamsızlığını ortaya koymak.

bilek kelimesinin mecaz anlamı Güç, kuvvet.

topçu kelimesinin mecaz anlamı Topu atacağı sanılan.

ters yüz etmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Değiştirmek. 2. İşleri bozmak. 3. Şüpheli duruma sokmak.

zincir kelimesinin mecaz anlamı Art arda sıralanmış şeyler.

şahlanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Taşkınlık göstermek, coşmak, kükremek. 2. Parlamak, ışıldamak.

döndürmek kelimesinin mecaz anlamı 1. ... bir duruma getirmek. 2. Düzene koymak, yönetmek.

havada kalmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Sonuca ulaşmamak. 2. Bir iddia dayanaksız olduğundan kanıtlanmamak.

yolmak kelimesinin mecaz anlamı Dolandırıp parasını almak.

göbel kelimesinin mecaz anlamı Babası belli olmayan çocuk, piç.

kakalamak kelimesinin mecaz anlamı Alışverişte aldatmak, kötü mal satmak, kazıklamak.

angut kelimesinin mecaz anlamı Ahmak, aptal, bön, kaba, budala, hödük kimse.

fakir kelimesinin mecaz anlamı 1. Zavallı, kimsesiz. 2. Kişinin alçak gönüllülük göstermek için kendisine verdiği san.

şakayık kelimesinin mecaz anlamı (Şarkı, şiir için) Söylemek.

atıcı kelimesinin mecaz anlamı Gerçek olmayan şeyleri gerçekmiş gibi anlatan, uyduran kişi, uydurukçu, yalancı.

kürsü kelimesinin mecaz anlamı Bir fakültede araştırma ve öğretim birimi.

kırılgan kelimesinin mecaz anlamı Kolay ve çabuk gücenen.

mezhep kelimesinin mecaz anlamı Anlayış, görüş.

eşek kelimesinin mecaz anlamı Kaba ve yeteneksiz, inatçı kimse.

eksiksiz kelimesinin mecaz anlamı İyi, namuslu, temiz.

yığılmak kelimesinin mecaz anlamı Düşmek, yıkılmak, kendini bırakıverip çökmek.

sandalye kelimesinin mecaz anlamı Makam, koltuk, mevki.

hıyar kelimesinin mecaz anlamı Kaba saba, yontulmamış, görgüsüz, budala kimse.

şiddet kelimesinin mecaz anlamı 1. Kaba güç. 2. Duygu veya davranışta aşırılık.

silah kelimesinin mecaz anlamı Silah gibi kullanılan tutum ve davranış.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü